Küçükbaş hayvancılık, doğayla iç içe yapılan, büyük emek ve sabır isteyen meşakkatli bir üretim dalıdır. Koyun ve keçi yetiştiricileri için "sürü", sadece hayvanlardan oluşan bir topluluk değil, ailenin geçim kaynağı ve geleceğidir. Ancak meralarda, yaylalarda veya ağıllarda; bulaşıcı bir hastalığın sürüye girmesi, ani bir doğal afet, zehirlenme veya vahşi hayvan saldırısı, bu birikimin bir anda yok olmasına neden olabilir. Özellikle küçükbaş hayvanların hastalıklara karşı hassas yapısı ve toplu yaşamaları, riski daha da artırır. İşte Devlet Destekli Küçükbaş Hayvan Hayat Sigortası, yani TARSİM Küçükbaş; yetiştiricilerin bu büyük riskleri tek başına üstlenmemesi için geliştirilmiş, primin yarısının devlet tarafından karşılandığı ve sürünüzü her türlü tehdide karşı koruyan en güçlü finansal güvencedir.
Küçükbaş Hayvan Sigortası Nedir ve Devlet Desteği Nasıl Çalışır?
TARSİM kapsamında sunulan bu sigorta, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın TÜRKVET sistemine kayıtlı olan koyun, keçi, koç ve tekeleri, ölüm ve mecburi kesim risklerine karşı teminat altına alır. Bu sistemin yetiştiriciye sunduğu en büyük fırsat, %50 Devlet Prim Desteğidir. Yani, sürünüzü sigortalatırken hesaplanan toplam primin yarısı, doğrudan Devlet tarafından hibe olarak ödenir; siz sadece kalan yarısını ödersiniz. Bu destek, özellikle çok sayıda hayvanı olan sürü sahiplerinin maliyetlerini düşürerek, sigortayı bir lüks olmaktan çıkarıp erişilebilir bir "sermaye koruma aracı" haline getirir.
Teminat Kapsamı: Salgın Hastalıklardan Vahşi Hayvan Saldırısına
Küçükbaş hayvancılıkta en büyük korku, sürüyü kırıp geçiren hastalıklardır. Bu poliçe, TARSİM'in belirlediği istisnalar dışında kalan her türlü hayvan hastalığından (örneğin ciğer ağrısı, enterotoksemi vb.), gebelik ve doğum sırasında yaşanan ölümlerden, cerrahi müdahalelerden ve kazalardan kaynaklanan kayıpları kapsar. Ayrıca, merada otlatılan hayvanlar için büyük risk oluşturan kurt, ayı, domuz, çakal gibi vahşi hayvanların saldırısı sonucu meydana gelen ölümler ve yaralanmalar da teminat altındadır. Bunlara ek olarak; yılan-böcek sokması, zehirli ot yeme, doğal afetler (sel, fırtına, deprem), yangın ve güneş çarpması gibi dışsal riskler de poliçenin standart güvencesi içindedir. İsteğe bağlı olarak, hırsızlık ve terör riskleri de ek primle poliçeye dahil edilebilir.
Kimler Yaptırabilir ve TÜRKVET Kayıt Zorunluluğu
Bu sigortadan yararlanabilmenin temel kuralı, hayvanlarınızın TÜRKVET (Hayvan Kayıt Sistemi) veritabanına kayıtlı olması ve kulak küpelerinin tam olmasıdır. Sigorta poliçesi düzenlenirken, hayvanların ırkı, yaşı ve cinsiyeti beyanınıza göre değil, doğrudan sistemdeki güncel kayıtlara göre esas alınır. Bu nedenle, poliçe kestirmeden önce İl/İlçe Tarım Müdürlükleri üzerinden kayıtlarınızı güncellemeniz hayati önem taşır. Genellikle süt ve erkek besi sığırlarında olduğu gibi, küçükbaş hayvanlarda da sigortalanabilme yaşı poliçe türüne göre değişmekle birlikte, genellikle 7. günden itibaren başlar. İşletmenin, hayvan refahı ve hijyen standartlarına uygun olması, hasar anında sorun yaşamamak için aranan bir diğer kriterdir.
Hasar Anında Süreç: 24 Saat Kuralı ve Ekspertiz
Sürünüzdeki bir hayvan hastalandığında, kaza geçirdiğinde veya telef olduğunda, tazminat alabilmeniz için en kritik adım Hasar İhbarıdır. Olayın gerçekleştiği veya fark edildiği andan itibaren en geç 24 saat içinde TARSİM Çağrı Merkezi'ne veya Oğul Sigorta'ya bildirimde bulunmanız zorunludur. İhbar üzerine, TARSİM tarafından görevlendirilen bağımsız veteriner hekim eksperler işletmenize gelerek hayvanı inceler, kulak küpesini kontrol eder ve ölüm/kesim nedenini belirleyen bir rapor hazırlar. Eğer hayvanın ölümü poliçe kapsamındaki bir nedenden kaynaklanıyorsa (örneğin hastalık veya kurt saldırısı), belirlenen rayiç bedel üzerinden tazminatınız hesaplanır ve en geç 30 gün içinde banka hesabınıza yatırılır.