Kıyı Tesisleri Zorunlu Deniz Kirliliği Sigortası 2025 Teklifi Alın

  • 5312 sayılı Kanun gereği zorunlu olan poliçeniz için en uygun 2025 yılı tekliflerini alın.

  • Kaza sonrası ortaya çıkan tüm deniz temizleme, atık toplama ve bertaraf masraflarını güvenceye alın.

  • Kirlilikten etkilenen üçüncü şahısların (balıkçılar, turizm işletmeleri vb.) bedeni ve maddi zararlarını karşılar.

  • Yasal yükümlülüğünüzü yerine getirin, tek bir kazanın tesisinizi iflasa sürüklemesini önleyin.

Kıyı Tesisleri Deniz Kirliliği Zorunlu Sorumluluk Sigortası Rehberi

Yasal Yükümlülükler ve Finansal Koruma Kalkanı

Türkiye'nin üç tarafını çevreleyen denizler, sadece birer coğrafi güzellik değil, aynı zamanda ülke ekonomisinin can damarı olan limanlara, tersanelere, sanayi tesislerine ve enerji terminallerine de ev sahipliği yapmaktadır. Bu yoğun ekonomik faaliyet, beraberinde ciddi bir çevresel sorumluluğu da getirir. Kıyıda veya denizde yürütülen operasyonlar sırasında meydana gelebilecek en küçük bir kaza veya sızıntı, telafisi yıllar sürecek bir çevre felaketine ve milyonlarca dolarlık bir finansal yıkıma neden olabilir. İşte Kıyı Tesisleri Deniz Kirliliği Zorunlu Sorumluluk Sigortası, bu büyük ve karmaşık riskler karşısında, hem denizlerimizi korumak hem de bu hayati sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerin bir kaza sonrası finansal olarak ayakta kalabilmesini sağlamak için tasarlanmış en önemli yasal ve finansal güvencedir.

Deniz Kirliliği Sigortası Nedir ve 5312 Sayılı Kanun Kapsamında Neden Zorunludur?

Bu sigorta, poliçede belirtilen bir kıyı tesisinden kaynaklanan ani ve beklenmedik bir olay sonucu, Türkiye'nin deniz yetki alanlarında (iç sular, karasuları, kıta sahanlığı vb.) meydana gelen bir kirliliğin veya kirlenme tehlikesinin yol açtığı zararları ve masrafları karşılayan zorunlu bir sorumluluk poliçesidir. Bu sigortanın yasal dayanağı, **5312 sayılı "Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesinde Acil Durumlarda Müdahale ve Zararların Tazmini Esaslarına Dair Kanun"**dur. Bu kanun, temel olarak uluslararası "kirleten öder" prensibini benimser. Yani, bir kirlilik olayında ortaya çıkacak devasa maliyetlerin, olaya neden olan kirletici tarafından karşılanabilmesini garanti altına almak için, riskli faaliyetlerde bulunan kıyı tesislerini bu zorunlu sigortayı yaptırmakla yükümlü kılar. Kısacası bu poliçe, bir tercih değil, bu sektörlerde faaliyet gösterebilmek için yasal bir ön şarttır.

Hangi Tesisler Bu Sigortayı Yaptırmakla Yükümlüdür? Kapsamdaki Kıyı Tesisleri

5312 sayılı Kanun, "kıyı tesisi" tanımını oldukça geniş tutarak, deniz kirliliği riski taşıyan tüm operasyonları kapsama almayı hedefler. Bu sigortayı yaptırmakla yükümlü olan başlıca tesisler şunlardır:

  • Limanlar, Marinalar ve Tersaneler: Gemilerin yanaştığı, bakımının yapıldığı veya inşa edildiği bu tesisler, yakıt ve yağ sızıntıları, atıkların denize karışması gibi riskler nedeniyle en öncelikli grupta yer alır. Gemi inşa, bakım veya onarımı sırasında denize sızabilecek yakıt, yağ, boya ve kimyasalların yaratacağı kirlilik riskleri bu kapsama girer.

  • Akaryakıt ve Petrol Terminalleri: Petrol, akaryakıt veya diğer sıvı kimyasal yüklerin gemilere yüklenmesi veya boşaltılması (tahmil-tahliye) sırasındaki hortum patlamaları, tank taşmaları veya boru hattı sızıntıları gibi riskler, en büyük çevre felaketlerine yol açma potansiyeline sahiptir.

  • Boru Hatları: Deniz altından veya kıyı şeridinden geçen petrol veya doğalgaz boru hatlarında meydana gelebilecek bir sızıntı veya kırılma, geniş bir alanı hızla etkileyebilecek büyük bir risktir.

  • Kıyıdaki Sanayi Tesisleri: Faaliyetleri gereği petrol veya diğer zararlı maddeleri depolayan veya kullanan, kıyı şeridinde yer alan her türlü fabrika, elektrik santrali ve endüstriyel tesis bu sigortayı yaptırmakla yükümlüdür.

Teminatın Kapsamı: Temizleme Masraflarından Üçüncü Şahıs Tazminatlarına

Bu poliçe, bir kirlilik olayının iki ana maliyet kalemini karşılamak üzere tasarlanmıştır. Bunlardan ilki ve en büyüğü, Temizleme ve Bertaraf Masraflarıdır. Bu masraflar, sadece denizin yüzeyindeki petrolü toplamakla kalmaz; kirliliğin yayılmasını önlemek için bariyerlerin (boom) serilmesi, özel kimyasalların kullanılması, kirlenmiş kumun ve kayaların temizlenmesi, toplanan tehlikeli atıkların özel tesislere taşınması ve yasalara uygun şekilde imha edilmesi gibi çok maliyetli ve karmaşık bir operasyonun tamamını içerir.

Poliçenin ikinci temel direği ise, kirlilikten zarar gören Üçüncü Şahıs Zararlarıdır. Bu, sadece finansal bir kayıp değil, aynı zamanda sosyal ve ekonomik bir krizdir. Bir petrol sızıntısı sonrası, o bölgede avlanan balıkçıların o sezonki tüm gelirini kaybetmesi, sahili kirlenen bir turizm işletmesinin tüm rezervasyonlarını iptal etmek zorunda kalması, yakındaki bir balık çiftliğinin tüm balıklarının ölmesi veya kirlilikten etkilenen bir vatandaşın sağlık sorunları yaşaması gibi durumlarda ortaya çıkacak tüm maddi ve bedeni tazminat talepleri bu teminat ile karşılanır. Bu noktada en önemli ayrım, poliçenin sadece "ani ve beklenmedik" bir kaza sonucu oluşan kirliliği kapsamasıdır. Tesisinizden uzun bir süre boyunca yavaş yavaş sızan ve zamanla oluşan "tedrici kirlilik" teminat dışındadır.

Hasar Anında Süreç: Bir Kirlilik Olayı Nasıl Yönetilir?

Bir kirlilik olayı meydana geldiğinde, bu durum aynı anda hem bir çevre felaketi, hem bir halkla ilişkiler krizi, hem de karmaşık bir hukuki ve operasyonel süreçtir. Tesisin ilk yapması gereken, kendi acil müdahale planını aktive etmek ve durumu derhal yetkili kamu kurumlarına (Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Sahil Güvenlik vb.) ve sigorta şirketine bildirmektir.

Bu noktada, Oğul Sigorta, sadece bir finansal güvence olmanın ötesine geçerek, bu karmaşık krizin yönetiminde sizin en önemli destekçiniz haline gelir. Acil müdahale ve temizlik firmalarının organize edilmesinden, kanun gereği kurulan "Zarar Tespit Komisyonu" ile yürütülecek teknik ve hukuki süreçlere, üçüncü şahıslardan gelen tazminat taleplerinin yönetilmesine kadar her aşamada yanınızda yer alır. Sigortanız, bu devasa operasyonun finansmanını sağlarken, Oğul Sigorta'nın uzmanlığı da sürecin en doğru ve en az hasarla yönetilmesine yardımcı olur.

Kıyı Tesisleri Deniz Kirliliği Sigortası: Kapsam, Tesisler ve Süreçler

Merak ettiğiniz tüm soruların cevapları burada. Kategorilerden birini seçerek başlayın.

Temizleme Masrafları

Bir kaza sonucu denize yayılan petrol veya diğer zararlı maddelerin temizlenmesi için yapılan tüm acil müdahale ve temizlik operasyonlarının masraflarını karşılar. Bu, kirliliğin yayılmasını önlemek için bariyerlerin serilmesi, özel temizlik gemilerinin ve ekipmanlarının kiralanması, kimyasal dağıtıcıların kullanılması gibi tüm giderleri içerir.

Atık Toplama ve Bertaraf Masrafları

Temizlik operasyonu sırasında denizden veya kıyıdan toplanan petrol, kimyasal ve diğer kirletilmiş atıkların (kum, yosun vb.) özel lisanslı tesislere taşınması ve yasalara uygun bir şekilde imha edilmesi (bertarafı) için gereken tüm lojistik ve operasyonel masraflar bu teminat kapsamındadır.

Üçüncü Şahıs Bedeni Zararları

Kirlilikten veya temizleme operasyonları sırasında kullanılan kimyasallardan doğrudan etkilenen üçüncü şahısların (bölge sakinleri, turistler, balıkçılar vb.) uğrayacağı yaralanma, zehirlenme veya vefat gibi durumlarda ortaya çıkan tedavi masrafları ve yasal tazminat taleplerini karşılar.

Üçüncü Şahıs Maddi Zararları

Deniz kirliliği nedeniyle, üçüncü şahıslara ait özel mülklerde meydana gelen fiziksel zararları kapsar. Örneğin, bir petrol sızıntısının kıyıdaki bir balık çiftliğine, bir marinanadaki teknelere veya özel bir plaj tesisine bulaşarak bu mülklerde yarattığı kirlenme ve maddi hasarlar bu teminatla karşılanır.

Hukuki Savunma Masrafları

Bir kirlilik olayı sonrası, hem zarar gören üçüncü şahıslar hem de kamu otoriteleri tarafından şirketinize karşı açılabilecek tazminat davalarında, sizi savunacak avukatların ücretleri, mahkeme harçları ve bilirkişi masrafları gibi tüm yasal giderler, poliçe limitleri dahilinde karşılanır.

Kıyı Tesisleri Deniz Kirliliği Zorunlu Sigortası Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Sigortacılık hakkında aklınıza takılanları ve en çok merak edilenleri sizler için bir araya getirdik.

Bu sigortayı yaptırmamanın cezası nedir?

Geçerli bir poliçe olmadan faaliyet göstermek, 5312 sayılı Kanun uyarınca ciddi yaptırımlara tabidir. Yapılacak denetimlerde, işletmenize yüksek idari para cezaları kesilir ve en önemlisi, sigorta yaptırılana kadar faaliyetinizden men edilme (tesisin mühürlenmesi) riskiyle karşı karşıya kalırsınız.

Poliçe, ÇED (Çevresel Etki Değerlendirmesi) raporu ile nasıl bir ilişki içindedir?

ÇED raporu, tesisinizin çevreye olan potansiyel etkilerini ve risklerini analiz eder. Sigorta şirketi, poliçe primi ve şartlarını belirlerken, tesisiniz için hazırlanmış olan ÇED raporunu ve burada belirtilen risk azaltma taahhütlerinizi (örneğin sızıntı önleme sistemleri) dikkate alır. Bu taahhütlere uymamanız, hasar anında sorun yaratabilir.

Mevzuattaki teminat limitleri değişirse poliçem ne olur?

Devlet tarafından bu zorunlu sigortanın asgari teminat limitleri artırılırsa, mevcut poliçeniz de yasal gereklilik gereği otomatik olarak yeni limitlere uyumlu hale getirilir. Sigorta şirketiniz, bu limit artışı için gereken ek primi (zeyilname primi) sizden talep eder.

"Zarar Tespit Komisyonu" kimlerden oluşur ve görevi nedir?

Büyük kirlilik olaylarından sonra, 5312 sayılı Kanun uyarınca, ilgili bakanlıkların (Çevre, Ulaştırma vb.), yerel yönetimlerin ve uzman kurumların temsilcilerinden oluşan bir komisyon kurulur. Bu komisyonun görevi, kirliliğin boyutunu, nedenlerini, sorumlularını ve ortaya çıkan tüm zararları (çevresel, ekonomik vb.) resmi olarak tespit etmektir. Sigorta süreci, bu komisyonun raporlarıyla yakın bir koordinasyon içinde yürütülür.

Poliçem, idari para cezalarını (örneğin Çevre Bakanlığı'nın kestiği) karşılar mı?

Hayır. Poliçe, kirlilik sonucu üçüncü şahısların uğradığı "zararlar" nedeniyle ortaya çıkan "hukuki tazminatları" ve "temizleme masraflarını" karşılar. Kamu kurumları tarafından kesilen ve cezai nitelikte olan idari para cezaları, poliçenin en temel istisnaları arasındadır.

"Diğer Zararlı Maddeler" tanımına neler girer? Sadece petrol mü?

Hayır. Kanun ve poliçe, sadece petrol ve petrol türevlerini değil, aynı zamanda denize karıştığında zararlı etkiler yaratan her türlü kimyasal maddeyi, zehirli sıvıları ve diğer tehlikeli maddeleri de "zararlı madde" olarak kabul eder.

Ayrıcalıklarımız

Deniz ve Çevre Riskleri Yönetiminde Stratejik Partneriniz

Oğul Sigorta'nın farkını yaratan, size özel sunduğumuz eşsiz avantajlar.

Tesisinizin Risk Profiline ve Yasalara Tam Uyumlu Poliçe Tasarımı

Deniz kirliliği sigortası, özel bir uzmanlık ve piyasa bilgisi gerektirir. Oğul Sigorta'nın kurumsal risk uzmanları, tesisinizin faaliyet alanını (liman, tersane, terminal vb.) ve taşıdığı spesifik riskleri analiz eder. Size, 5312 sayılı Kanun'un tüm gerekliliklerini eksiksiz karşılayan, en doğru teminatları ve limitleri içeren bir poliçe yapısı tasarlar.

5312 Sayılı Kanun ve Risk Yönetimi Üzerine Uzman Danışmanlık

Biz sadece bir sigorta acentesi değiliz; sizin risk ortağınızız. 5312 sayılı Kanun'dan doğan yükümlülüklerinizden, tesisinizin acil müdahale planının sigorta gerekliliklerine uygunluğuna kadar, gelecekteki olası riskleri önlemenize yardımcı olacak konularda size ücretsiz danışmanlık sunarız. Amacımız, hasar olmadan önce yasal ve operasyonel olarak hazır olmanızı sağlamaktır.

Oğul Sigorta

Kirlilik Anında Profesyonel Kriz Yönetimi ve Tek Muhatap

Bir kirlilik olayı, aynı anda birden çok kamu kurumu, uzman firma ve hukukçu ile çalışmayı gerektiren bir krizdir. Oğul Sigorta'nın uzman hasar ekibi, bu süreçte sizin tek muhatabınız olur. Temizlik operasyonlarının organize edilmesinden, Zarar Tespit Komisyonu ile ilişkilerin yönetilmesine ve tazminat sürecinin takibine kadar her adımı sizin adınıza koordine ederiz.

Sektör Profesyonelleri Anlatıyor: Neden Oğul Sigorta?

Bizim için en değerli referans, sigortalılarımızın bize duyduğu güvendir.

"Bir liman işletmecisi olarak, yasalara tam uyum bizim için en önemli konu. Oğul Sigorta, tesisimize özel bir risk analizi yaparak, 5312 sayılı Kanun'a tam uyumlu ve tüm operasyonlarımızı kapsayan bir poliçe tasarladı. Onların uzmanlığı sayesinde aklımızda hiçbir soru işareti kalmadı."

Ahmet T.

"Bir tersanenin çevre sorumlusu olarak, karmaşık çevre mevzuatını takip etmek zorundayım. Oğul Sigorta'nın ücretsiz danışmanlığı sayesinde, hem sigorta poliçemizi hem de acil müdahale planımızı yasalara tam uyumlu hale getirdik. Sadece sigorta yaptırmadık, aynı zamanda tesis olarak daha da bilinçlendik."

Elif S.

"Bir marina işletmecisiyim ve zorunlu deniz kirliliği sigortası her yıl yenilememiz gereken, teknik detayları olan bir poliçe. Oğul Sigorta, tüm yenileme sürecini proaktif bir şekilde bizim için yönetiyor. Sundukları profesyonel hizmet ve kolaylık sayesinde, biz sadece misafirlerimize ve operasyonlarımıza odaklanabiliyoruz."

Murat K.

İlgili Ürünler

Sigorta dünyasından güncel haberler, ipuçları ve faydalı bilgilerle her zaman yanınızdayız.

Tehlikeli Maddeler ve Tehlikeli Atık Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasi

Yanıcı, patlayıcı maddelerle çalışan işletmeler için zorunlu. Kusurunuz olmasa dahi 3. şahıslara verilecek zararları karşılar. 2025 yılı teklifinizi hemen alın.

Sigorta Rehberi
İncele

İşletme ve Ürün Sorumluluk Sigortası

Hem işletme faaliyetleriniz hem de ürettiğiniz ürünlerin neden olacağı 3. şahıs zararlarına karşı tek poliçeyle tam koruma. 2025 yılı tekliflerini alın.

Sigorta Rehberi
İncele

Üçüncü Kişilere Karşı Sorumluluk Sigortası

Faaliyetleriniz sırasında müşterilerinizin veya diğer 3. şahısların uğrayacağı kazalara karşı şirketinizi koruyun. Bedeni ve maddi tazminatları kapsar.

Sigorta Rehberi
İncele

Aklınızdaki tüm soruları yanıtladık, şimdi sıra bütçeniz için en doğru teklifi bulmakta

Bu içerik, 27 yıllık sigortacılık deneyimine sahip Oğul Sigorta uzmanları tarafından, en güncel yasal mevzuatlar ve sürücülerin en çok merak ettiği sorular göz önünde bulundurularak hazırlanmıştır. Amacımız, en doğru ve anlaşılır bilgiyi sizlere sunmaktır.

Teklif Al